KIŞLIK EKMEKLİK BUĞDAYDA SOĞUĞA DAYANIKLI ÇEŞİT GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI
Enstitümüz konum itibariyle soğuk zararının doğal ortamda test edilebileceği en ideal bölgede yer almaktadır. Ayrıca 2006-2009 yılları arasında TÜBİTAK destekli olarak yürütülen "Doğu Anadolu Bölgesi Kışlık Ekmeklik Buğdayda Soğuğa Dayanıklı Çeşit Geliştirme Çalışmaları" isimli proje ile Enstitümüzde yürütülen Ekmeklik Buğday Islah Projesinde yer alan materyal test edilmiş ve soğuk zararı açısından uzun yıllar gözlem yapma zorunluluğu ortadan kaldırılmıştır. Proje süresince Enstitünün ıslah çalışmalarındaki genotipler gerek kar örtüsüz ortamda gerekse laboratuar şartlarında 0, 21, 35 ve 49 gün soğuğa alıştırma süreleri sonunda -3,-5,-7,-9,-11 ve -13 0C sıcaklık derecelerine maruz bırakılarak, canlılık oranı yüksek olan genotipler tespit edilmiştir. Kışa ve soğuğa dayanıklı çeşit geliştirilmesinde, kontrollü koşullarda yapılarak soğuğa dayanıklılık tespit testleri hem her zaman uygulanabilmekte hem de kısa sürede sonuç vermektedir. Elde edilen başarılı sonuçlar nedeniyle bu çalışmaların daha da genişletilerek bütün ülkeye hatta uluslararası boyuta taşınması hedeflenmiştir. Bu nedenle 2013 yılında Kalkınma Bakanlığına bir alt yapı projesi sunulmuş ve bu proje kabul edilmiştir. Bu proje kapsamında Erzurum'da "Soğuğa Dayanıklılık Test Merkezi" inşa edilmektedir. Ülkemizde kışlık buğday ıslah çalışmaları yürütülen bütün araştırma enstitülerinde soğuğa dayanıklılık önemli bir seleksiyon kriteridir. Enstitülerde ıslah çalışmalarının yapıldığı lokasyonlarda her yıl soğuk zararının oluşmasını sağlayacak iklim şartlarının ortaya çıkmaması, ıslah materyalinde soğuğa dayanıklılık açısından seleksiyona engel teşkil etmektedir. 2015 yılı sonunda faaliyete geçecek bu merkezde kontrollü şartlarda yapılacak soğuğa dayanıklılık testleri sonuçlarından, soğuğa dayanıklı genotipler tespit edilip ıslah materyalinin seleksiyonuna yardımcı olunacak, ıslah süresi kısalacak, dayanıklı çeşitler geliştirilecek aynı zamanda bu genotipler melezleme çalışmalarında kullanılacak ve daha önceden tescil edilmiş çeşitler üzerinde yapılacak dayanıklılık testleri sonucunda bu çeşitler uygun bölgelere tavsiye edilebilecektir.