T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

Orta Asya ve Kafkasya’da Tahıl Pas hastalıkları Sürveyi, Irk Analizi ve Buğday Pas Hastalıkları Mücadelesi Eğitim Çalıştayı Açılışı

Yayın Tarihi : 10.05.2022

Orta Asya ve Kafkasya'da Tahıl Pas hastalıkları Sürveyi, Irk Analizi ve Buğday Pas Hastalıkları Mücadelesi Eğitim Çalıştayı 9 Mayıs 2022 Pazartesi günü Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde başlamıştır.

6 ülkeden 12 yabancı 14 yerli teknik personelin katıldığı eğitimde, 6 bilim insanın bilgi ve deneyimlerini paylaşacağı programın açılış seremonisine; FAO Türkiye Temsilcisi Ayşegül SELIŞIK, ICARDA (Uluslararası Kurak Alanlar Tarımsal Araştırma Merkezi)  Temsilcisi Mesut KESER, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünden Serhat Burak GÜRESİNLİ, TAGEM Bitki Sağlığı Daire Başkanı Suat KAYMAK ve Tarla Bitkileri Daire Başkanı Suat YILMAZ, FAO'dan Dr. Fazıl DÜŞÜNCELİ katılmıştır.

Açılış Konuşmasında Enstitü Müdürü Dr. Ali PEKSÜSLÜ

1963 yılında bitki introdüksiyon merkezi olarak kurulmuş olan enstitünün günümüzde 4 ileri ARGE merkezi ile hizmet verdiğini (Doku Kültürü Merkezi, Arıcılık Araştırma Merkezi, Ulusal Gen Bankası ve Tahıl Pas Hastalıkları Araştırma Merkezi) belirtmiştir. Tohum Gen Bankasında 60.000 üzerinde tohum muhafaza edildiğini 400 da alanda meyve genetik kaynaklarının arazi koşullarında korunduğunu, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Müdürlüğü bünyesinde eğitim yayım çalışmalarının koordinasyonunu üstlendiklerini belirtmiştir.


TAGEM Bitki Sağlığı Daire Başkanı Suat KAYMAK,

Buğday türünün insan beslenmesinde önemli olduğu için stratejik önemi olduğunu, dünyada 222 milyon ha alanda 650 milyon ton buğday üretimi gerçekleştiğini; Türkiye'nin ise Dünya buğday ekim alanında da,  üretimde de yaklaşık  %3 payının olduğunu belirtmiştir. 

Dünyada oluşan değişimler; bilhassa Ukrayna ve Rusya arasındaki kriz ve iklim değişikliği, gıda arz güvenliğini tehdit ettiğini dolayısı ile üretimi kısıtlayan faktörler ile mücadele edilmesi gerektiğini belirtmiştir.  Buğday hastalıkları arasında yer alan Pas hastalığı % 20-80 oranında varlığı ve yaygınlığı tespit edilmiştir. Epidemi yıllarında %100 hastalık şiddeti kayıt edilmiştir.  Bu günkü eğitim çalışması ile bölgesel iş birliğinin kuvvetlendirilmesi, pas alanında uzmanların eğitimi, pas ırk tespiti ve dayanıklı çeşit geliştirme çalışmalarının yanında entegre mücadele yöntemleri konusu gündemde olacağını belirterek iş birliğinde bulunan aktörlere teşekkürlerini belirtmiştir

 

TAGEM Tarla Bitkileri Daire Başkanı Suat YILMAZ

TAGEM olarak çok disiplinli çalışmalara önem vermekteyiz. Mücadele ıslah ve Agronomi çalışmalarının iç içe olması gerektiğini düşünüyorum. Moral ve motivasyonumuzu yüksek tutarak disiplinli çalışmalarının sonuç getireceğini biliyorum.  Bakanlığımız İzmir Menemen Araştırma Enstitüsüne Tahıl Pas hastalıkları merkezi kurmuştur. 2 Yıllık pandemi süreci insanlığa 10 000 km öteden Çin'den gelen virüsün engel tanımadan etki ettiğini Dünya'da ne tedbir alındıysa ülkemizde de aynı tedbirlerin alındığını belirtmiştir. Tahıl Pas hastalığı da aynen böyledir. Yayılmaması için, yerinde söndürmemiz için gereğin yapılmasını istiyorum.

ICARDA Türkiye Temsilcisi Mesut KESER

2 Haftalık çalışma sonucunda çok şey öğreneceksiniz fakat bir o kadar da bilmediğiniz şeylerin olduğunu fark edeceksiniz. Pas hastalığına bilimsel olarak önem vermemiz gerekmektedir. Sıradan bir hastalık olsaydı kimyasal ya da kültürel tedbirlerle mücadele eder konuyu kapatırdık lakin durum bu şekilde değil. Bilimsel çalışmalara ihtiyacımız var. Hastalığın seyrini takip etmeye ihtiyacımız var. Çalışmalarımızın sonuçları bilimsel temelli olmak zorunda. Genetik direnç arıyorsak genetik bileceğiz. Tarlada ve kontrollü koşullardaki seyri arasındaki farkı tespit edebilmeliyiz.  Uzun yıllardır bu hastalığı sadece bilimle kontrol etmeye çalıştık. Bilim yanında eğitimli bilim insanına da ihtiyaç var. Tacikistan'dan, Kırgızistan'dan, Özbekistan'dan, Gürcistan'dan, Azerbaycan'dan insanlara ihtiyacımız var. Aynı zamanda bu insanların birbiri ile koordineli çalışmasına ihtiyaç var.

Gündemimizde Afrika'dan gelen çöl tozu var.  2000 km öteden kalkıyor geliyor İstanbul'a iniş yapıyor. Önceki yıllarda da olmuştu. Bu sefer iniş yeri Adana ilimizdi. O dönemlerde Çukurova Üniversitesinden bir bilim insanı arabaların üzerinden toz örnekleri topluyordu.  Toz örnekleri içinden bakteri izolasyonu yaparak sıcağa dayanıklı genotipleri seçti.  Patent aldı. Günümüzde ticarileştirmesine ramak kaldığını biliyorum.

Birlikte çalışmalıyız. Ülkeler arası kıtalar arası. Bu hastalıkla mücadele bir ülkenin bir kişinin işi değildir.  10 senedir enstitü içinde hizmet veren merkez bilgi paylaşımında bulunuyor. Çalışmalarımız bugün için değil yarının güvenliği içindir.

Bakanlığa fon destekleri için teknik destekleri için bilim insanlarına ve organizatörlere teşekkürlerimi sunarım.  Eğitim çalışmasının hastalığı anlamamıza, bilgimizi arttırmasına ve iş birliğine katkı sunmasını, insanlık için faydalı olmasını dilerim

CIMMYT Kıdemli Araştırma Görevlisi  Beyhan AKIN

Abdelfattah Ambeer Dadatab'ın katılamayışından dolayı ileti metini okuduktan sonra; covid 19 sürecinde eğitimler gerçekleştirildiğini yapılan zoom toplantılarının fiziksel toplantılar kadar etkili olmadığını 2 yıldır ilk defa gerçekleştirilen bu toplantının başarı ile geçmesini dilemiştir.

Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünden Serhat BURAK,

Türkiye FAO ortaklığı 70 yıllık geçmişe dayanmaktadır. Tarım, orman, kırsal kalkınma alanlarında FAO finansal ve teknik destek sunmuştur.  Türkiye FAO'yu finansal destekleri arasında ilk 15 ülke sıralaması içindedir. 2009 yılından beri 30 milyon ABD doları destek sağlamış ve bölge ülkelerine katkı sunmuştur. TAGEM bağlı olduğu enstitülerle projelere eğitim katkısı sunmuştur. Projelerimiz arasında uluslararası Kışlık Buğday geliştirme projesi ve Buğday etki değerlendirme çalışmaları bunlara örnektir. İş birliği ile gerçekleştirilen proje sonuçları birçok ülke ile paylaşılmaktadır. İklim değişikliği ve hızlı nüfus artışı gıda sistemlerinin verimliliğini arttırma gerekliliğini doğurmuştur. Birleşmiş milletlerin açıklamasına göre gelecekte mevcut tarımsal üretimimizin %60 daha fazla  gerek duyulacağına dair projeksiyonları bulunmaktadır.

Bitki ıslahı sonucu ve hastalıklara dayanıklı ve verimli ürünlerin geliştirilmesi bu hedefe ulaşılması için gerçekleştirilmesi gereken çalışmalar arasındadır. Hastalığın izlenmesi, ırk tespiti ve hastalığın yönetimi üzerine yapılan çalışmalar katılımcılar için bakış açısı kazandıracaktır

FAO Türkiye Temsilcisi Ayşegül SELIŞIK,

Toplantı sonucunda eğitim alanların mutlu ayrılacağından eminim. Gıda güvenliğinin öneminin farkındayız. Covid 19 bunu bize bir kez daha hatırlattı. Sürdürülebilirlik için 4 ada hedefimiz var, üretim beslenme çevre ve yaşam. Çalışmalarınız bizim hedeflerimizin odak noktasındadır. Buğday üretimi, insan beslenmesi, çevreye duyarlılık ve doğal yaşamın devamlılığı.  Mücadele etmeye devam edersek hastalıkla mücadelede sonuç alacağımızı biliyoruz. Donör ülke olduğunuz için teşekkür eder organizasyonunuzda başarılar dilerim.